Lut Kavmi, diğer adıyla Sodom Kavmi, tarihte bugün İsrail sınırlarında yer alan Lut Gölü'nün etrafında yaşamıştır. Bu kavim, o zamana kadar görülmemiş bir sapıklık olan eşcinsellik gösteriyordu. Allah, Hz. Lut(A.S)'u onları bu sapıklıktan vazgeçirmesi için görevlendirdi. 

Hz. Lut, bu iğrenç manzaradan son derece rahatsız olmuş ve bu insanları doğru yola iletmek için çaba harcamıştır. 

Lut, kavmine dedi ki: "Alemlerde, sizden önce hiç kimsenin yapmadığı 'fahşayı' (hayasızlığı) mı yapıyorsunuz? Gerçekten siz, kadınları bırakıp, şehvetle erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz, 'müsrif'(haddi aşan) bir kavimsiniz."

Araf Suresi 80/84


Hz. Lut'un tüm uyarılarına rağmen kavmi onu yalanlamış, peygamberliğini inkar etmiş ve sapıklıklarına devam etmişlerdir. Ve Allah, onların bu davranışlarının karşılığında onları korkunç bir felaketle cezalandırmıştır. Allah, bu kavmin nasıl yok edildiğini Kur'an'da şöyle buyurmuştur:

"(Böylece) emrimiz geldiği zaman, oranın üstünü altına çevirdik ve üzerlerine arka arkaya (Ana Kitap'ta) yazılı taşlar yağdırdık. Bu helak taşları, Rabb'inin Katı'nda işaretlenmiştir ve bunlar zalimlerden uzak değildir."

Ayettende anlaşılacağı üzere, "üstünü altına getirdik" ifadesi kavmin şiddetli bir depremle yerlebir olduğuna işarettir. Çünkü Lut Kavmi'nin yerleştiği bölüm, çok kararsız bir toprak yapısına sahiptir. Dünyanın iki tektonik tabakanın birleştiği bir coğrafya, "tam bir deprem bölgesi" olarak ifade edilebilir. Allah'ın Kur'an'da belirttiği "üzerlerine kızgın taşlar yağdırdık" ifadesi, volkanik patlama sonucu yağan taşlar olabilir.

Allah istediğinde, hiçbir güç onun önünde duramaz. O'nun hükmü indiği zaman kimse onu engelleyemez. Allah helak etmek istediğinde, vesile yaratmak O'nun için çok kolaydır.

Allah, bu kavmin işlediği eşcinsellik suçunu ve nasıl helak olduklarını anlatmış ve bizden de, bu pis işten uzak durmamızı istemiştir.

Vezüv Yanardağı, İtalya'nın sembolüdür.  Bu boşuna değildir. Geçmişte eteklerinde kurulmuş bir kent, Sodom Kenti'nin benzeri bir felaketle karşılaşmıştı. 




Allah'a olan azgınlık ve isyanlarından dolayı helak edilen bu kentin adı, Pompeii'dir.
Hristiyanlığın ilk yıllarında yaşayan bu kentin insanları son derece refah içinde yaşıyordu. İçinde bulundukları refahtan şımararak aşırılıklarda sınır tanımadılar. Zina halk arasında o kadar yaygındı ki, ziyaret ederseniz her köşebaşında genel ev görebilirsiniz. Aynı Lut Kavmi gibi, eşcinsellik aldı başını gitti. Arenalarda sadece Allah'a inandıkları için sayısız dindar, katledildi. Köleleri değersiz mal gibi görür, zulümde geri durmazlardı. Hatta, onları bile fuhuşa zorlar, çocuk yaştaki kölelere tecavüz ederlerdi. Bununla da yetinmeyip, bu pis işleri bina duvarlarına resmetmeye başladılar. Yine Allah'ın hükmü indi ve Pompeii, Vezüv'ün lavlarıyla haritadan silindi. Pompeii halkı ne olduğunu bile anlamadan kendini lavların içinde buldular. Allah, bu pis işleri işleyen Pompeii'nin azgın insanlarını böyle korkunç bir felaketle cezalandırdı.

Peygamber Efendimiz (S.A.V); "Zina arttıkça. depremler çoğalır" buyurmuştur.